Dövme Sanatı hakkında bir kitap yazma fikri tam olarak nasıl gelişti?
Kitap yazma fikri üniversitede okuduğum yıllarda gelişti.
Bir şekilde, kendi elime yaptığım dövmenin üzerinden tam 10 yıl geçti. O dönemlerde, 16 yaşındaki birisi neden elinin üzerine dövme yapar, bu düşünülür! Bunun sebebi her ne ise, dövme bir anda benim hayatım oldu.
Picasso ‘her çocuk sanatçı olarak doğar, önemli olan sanatçı kalabilmektir’ der. Ben sanatçı kalabiliyor muyum onu bilemem ama Görsel sanatlar öğretmeni oldum.
Günümüz güzel sanatlar eğitiminin amacı, içsel beceriyi geliştirmektir. İnsanın sadece kendisi sanatçı olabilir bu öğretilebilir bir şey değildir. Ben aldığım enformasyon eğitimlerini anlamak ve sevmek için, derslerde sürekli dövmeyi, sanatla eşleştirdim ve sanat kuramlarını dövme üzerinde nasıl değerlendirebileceğimi düşündüm. Okula girmem, dövme konusunda kendimi geliştirme isteğimle birlikte gelişti zaten. Dövme ile ilgili eğitim veren bir kurum olsaydı, orda okumuş olurdum.
Karadeniz Teknik Üniversitesi kendimi geliştirip, ilgi alanlarımı çoğaltabileceğim bir atölye halini aldı. Aynı zamanda öğretim üyelerimizden, her konuda tam destek gördüm. Kitap üzerinde de özellikle Abdullah Ayaydın hocamızın büyük katkısı oldu. Kendisi çevremde kitap yazmış insanlardan birisiydi, ilk ondan yardım istedim ve beni kırmadı. Ben, en kalıcı ve eğlenceli öğrenme tekniğinin, öğretmek olduğunu düşünüyorum. Kime bir şeyler öğretirsem, o üzerine yeni bilgiler ekleyip geri getirdi bana. Benim hedefim, bir öğretim görevlisi olarak, üniversitelerde seçmeli dövme dersleri verebilmek. Bir kitap çıkartmanın bile bana manevi getirisinin çok olacağını düşündüm ve daha kitap baskıya verilmeden, beklemediğim kadar çok güzel tepkiler ve destekler gördüm. Kolay bir işe girmediğimin farkındaydım fakat, eklediğimin çok üstünde getirisi olan bir proje oldu